Dış Politika Ekonomi Güvenlik Siyaset Tarih Türk Dünyası Ülkeler

Özbekistan ve Türkistan Arasındaki İşbirliğinin Mimarisi

Yazan Tüdev

Sadece yedi-sekiz yıl önce, Türkistan’da geniş bir bölgesel iş birliği düşünülemezdi: Komşu ülkeler arasındaki sınırlar kapalıydı, ticaret, transit, iş bağlantıları ve insani yardım alışverişleri yoktu; ilişkiler fiilen dondurulmuştu. Bugün ise durum kökten değişti.

Yenilenen siyasi irade ve açıklık sayesinde Türkistan ülkeleri arasında güven yeniden tesis edilmiş ve tüm alanlarda tam ölçekli ortaklıklar yeniden canlandırılmıştır. Bu tektonik değişim, tüm bölge için güvenlik ve refahın temellerini atmıştır.

Bölgesel İşbirliğinde Yeni Bir Dönem

Bölgesel dinamiklerde bir dönüm noktası, Özbekistan’ın 2016 yılında Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev’in iktidara gelmesiyle birlikte iyi komşuluk ve karşılıklı yarar politikasına ağırlık vermesiyle başladı.

Sonuç olarak, uzun süredir devam eden birçok anlaşmazlık çözüldü, sınır geçiş prosedürleri basitleştirildi ve Türkistan ülkeleri arasında yeni ulaşım yolları açıldı. Bu adımlar hızla meyvesini verdi: bölge içi ticaret hacmi önemli ölçüde arttı.

Ülkeler, siyasi diyalog ve güvenlikten, ekonomik entegrasyona, kültürel ve insani değişimlere kadar uzanan yeni bir bölgeselcilik atmosferi geliştirmeyi başardılar.

Ekonomik Toparlanma ve Yatırım Çekiciliği

Özbekistan’ın son yıllardaki önemli ekonomik ve reform başarıları, bölgesel liderliği için sağlam bir temel oluşturmaktadır. Ülke yüksek büyüme oranları göstermektedir: Uluslararası kuruluşlara göre, GSYİH 2025 yılında yaklaşık %7 artacaktır.

Sadece Özbekistan için değil, tüm bölge için önemli olan yeşil enerji ve çevrenin geliştirilmesine özel önem verilmektedir. Ülke, düşük karbonlu ekonomiye geçiş ulusal stratejisi kapsamında, yenilenebilir enerjiye yaklaşık 6 milyar dolar tutarında doğrudan yabancı yatırım çekmiştir.

Özbekistan Bölgeler Arasında Bir Köprü

Taşkent, Türkistan’ın dünyanın geri kalanıyla bağlantılı olması fikrini sürekli olarak teşvik ediyor ve bölgeyi Doğu ile Batı arasında kıtalararası bir köprüye dönüştürüyor. Ulaşım koridoru projeleri bunun en iyi örneğidir.

Bu yılın Ağustos ayında düzenlenen Avaza zirvesinde Özbekistan, Türkmenistan ve Azerbaycan, Türkistan’dan Kafkasya’ya ve oradan da Avrupa’ya kargo teslimatını hızlandırmak için transit güzergahlarda iş birliğini genişletme, demiryollarını ve Hazar Denizi limanlarını entegre etme konusunda anlaştılar. Lojistik geliştirme, Türkmenbaşı ve Bakü limanlarının koordinasyonu, ortak gemi inşası ve ulaştırma merkezleri arasında veri alışverişi konularında mutabakatlar kabul edildi. Bu, bölgedeki ticaret rotalarını çeşitlendirebilecek birleşik bir Doğu-Batı koridorunun temelini oluşturuyor.

Nisan 2025’te Semerkant’ta ilk Türkistan-Avrupa Birliği zirvesi düzenlendi ve bu zirveye olan ilgi giderek arttı.

Diğer büyük ortaklarla -Çin, Rusya ve Ortadoğu ülkeleri- diyalog da aktif olarak gelişiyor.

 

Geleceğe Bir Bakış

Uzmanlar hemfikir: Özbekistan, Türkistan’ının birliğine uzun zamandır beklenen ivmeyi kazandırmayı başardı. Bu ivmenin etkisiyle bölge, temel konularda tek ses haline geliyor ve küresel sahnede giderek artan bir özgüvenle kendini gösteriyor.

Bölgenin en kalabalık nüfusuna ve dinamik bir reform ekonomisine sahip olan Özbekistan, nesnel olarak bu süreçlerin itici gücü haline gelmiştir. Ancak liderliği birleştirici niteliktedir: Taşkent, Özbekistan’ın refahının tüm bölgenin refahıyla ayrılmaz bir şekilde bağlantılı olduğunu sürekli vurgulamaktadır.

Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev’in de belirttiği gibi, “Türkistan ülkelerinin koordineli ve uyumlu yaklaşımları, ortak kalkınma ve refah hedeflerine ulaşmamızı sağlayacaktır.” Başarının anahtarı bu felsefedir: rekabet değil, ortaklık; ayrılık değil, birlikte ileriye doğru hareket.

Bir zamanlar kenar bölge olarak kabul edilen bir bölge, artık uluslararası politika ve ekonominin ön saflarında yer alıyor. Özbekistan ise, büyük fikirleri somut sonuçlara dönüştürebilen güvenilir bir ortak ve proaktif bir lider statüsünü kanıtlıyor. Bunlar, Türkistan’ı kıta çapında bir ilerleme, inovasyon ve sürdürülebilir kalkınma merkezi haline getirmek için tam da ihtiyaç duyulan nitelikler.

Yorum yazabilirsiniz