Almatı TV’de yayınlanan yeni bilgilendirici ve eğitici program “Mimar”da, şehir planlaması, konforlu bir kentsel ortam yaratılması ve Almatı’nın mimari mirasının korunması konuları ele alınıyor.
Davet edilen uzmanlar ve mimarlar, kentsel modernizasyon süreçlerinin nasıl işlediğini, profesyonellerin karşılaştığı zorlukları ve şehir sakinlerinin yaşam kalitesini iyileştirmek için benimsenen çözümleri anlaşılır bir dilde açıklıyor.
Almatı’daki tarihi binaların yenilenmesiyle ilgili görüşler her zaman kutuplaşmıştır. Kimileri şehrin imajının kaybolacağından korkarken, kimileri bu binaların yenilenmeden güvensiz hale geleceğine inanmaktadır. “Mimar” projesi, görünüşte iyi korunmuş cephelerin genellikle ciddi mühendislik sorunlarını gizlediğini göstermektedir.
İlk tesis, devlet tarihi ve kültürel anıtlar listesinde yer alan Kazakistan Devlet Sirki’ydi. Bina 1962 ile 1972 yılları arasında inşa edilmiş ve 2.160 seyirci kapasiteli olarak tasarlanmıştır. Son büyük tadilatı on yıldan fazla bir süre önce yapılmıştır.
Almatı İnşaat Dairesi tarafından yapılan inceleme, altyapı hatlarında, çatıda ve yapılarda gizli kusurlar ortaya çıkararak yeniden inşa ihtiyacını doğruladı. Sirkin tarihi görünümü tamamen korunacak: cephe, dekoratif unsurlar ve fuayede bulunan orijinal döşeme de dahil olmak üzere benzersiz malzemeler değiştirilmeden kalacak. Çalışmalar, altyapı hatlarının, pencerelerin, kapıların ve çatının yenilenmesiyle sınırlı kalacak.
Sirk müdürü Maksat Zhaikov, binanın tadilat değil, kapsamlı bir modernizasyona ihtiyaç duyduğunu belirtti. Eski mühendislik sistemlerinin ve önemli ısı kaybının, özellikle çocuklar için rahatsızlık yarattığını kaydetti.
56 numaralı spor salonunda da depreme karşı güçlendirme çalışmaları devam ediyor. Kamuoyunun tepkisine rağmen, uzmanlar tadilat sonrasında tüm dekoratif unsurların eski haline getirileceğini garanti ediyor.
Almatı Valiliği, tüm yeniden yapılanma çalışmalarının şehrin 2040 yılına kadar olan Genel Planına uygun olarak yürütüldüğünü ve sıkı bir şekilde denetlendiğini vurğuladı:
“Metropolde 162 tarihi ve kültürel anıt bulunmaktadır. Bunlardan 34’ü ulusal öneme sahipken, geri kalanı yerel öneme sahiptir. 19. ve 20. yüzyıllarda inşa edilen bazı binalar zamanla yıpranmış ve yenileme gerektirmektedir. Bu binalar devlet tarafından korunmaktadır ve yenileme çalışmaları sırasında tarihi görünümleri tamamen korunmaktadır”.
“Mimar” projesi, kentsel gelişim ve tarihi hafızanın korunmasının birbirleriyle ilişkili olduğunu göstermektedir. Temel faktörler, profesyonel bir yaklaşım, sakinlerle açık diyalog ve güvenliğe öncelik verilmesidir.
Yorum yazabilirsiniz