Nogay halkının en karanlık günü: 1 Ekim 1783
16.yüzyıldan itibaren Nogaylar, bulundukları bölgelerde göçebe bir yaşam sürmeye başlamışlardı. Kırım Hanı Sahip Giray, onların yerleşik hayata geçişini desteklemişti. Bu süreçte, Nogaylar sık sık Kırım Hanlığı ve Osmanlı Devleti ordularına katıldılar. Ayrıca, bu dönem boyunca Kazaklar, Kırgızlar ve Karakalpaklarla güçlü bağlar geliştirdiler. Türkistan halklarının destanlarında bu döneme “Nogay Vakti” ya da “Çağı” denmektedir.
Ancak 18. yüzyıla gelindiğinde, Nogaylar parçalar halinde Rus hakimiyetine girmeye zorlandılar. İlk olarak, Yedisan-Bucak Nogayları, Rus baskılarına dayanamayarak bu durumu kabullenmek zorunda kaldılar. Bu dönem, Rusya’nın yayılmacı politikalarının hız kazandığı bir zaman dilimiydi ve temel amaç, Karadeniz’deki stratejik konumunu güçlendirmekti. Bu doğrultuda, Nogayların sürülmesi ve esir edilmesinin ötesinde, tamamen ortadan kaldırılması kararlaştırılmıştı. General Potemkin’in emriyle Mareşal Aleksandr Suvorov, 1 Ekim 1783’te Nogayları acımasızca kıyıma uğrattı. Bu olayın ardından hayatta kalan Nogaylar, Kafkasya’nın Karadeniz sahillerinden Kabardey topraklarına kadar uzanan Osmanlı hakimiyetindeki bölgelere sığınarak, Ferah Ali Paşa’ya Osmanlı topraklarına yerleşmek istediklerini ilettiler. Böylece, Kafkasya çevresindeki Nogay Türklerinin yerleşik hayatları başlamış oldu.
Yorum yazabilirsiniz