Kırgızistan

Kırgızistan Orta Asya Ülkeleri arasında 199.900 km2 lik yüzölçümü ve 6 milyon civarında nüfusuyla en küçük ülkelerinden biridir. Nüfusun %72 sini oluşturan Kırgızların ardından %15 nüfusla Özbekler ve %6’lık nüfusuyla Ruslar gelmektedir. Kırgızistan ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Zengin su kaynaklarının paylaşımı çoğu zaman birlikte hareket ettikleri Kazakistan’la arasında sorun olmaktadır. Özbekistan ve Kırgızistan arasında bir bölge olan Fergana Vadisi’nin sınırları konusunda iki ülke arasında anlaşmazlıklar bölgedeki radikal dinî terör örgütü mensuplarının bölgeyi üs olarak kullanma girişimleriyle daha da artmaktadır. Diğer Orta Asya cumhuriyetlerinin aksine iktidar her seçimde el değiştirmekte, bazen iç karışıklığı tetikleyen sokak olayları siyasi istikrarsızlığa yol açmaktadır. Türk cumhuriyetleri arasında kişi başına millî geliri 3000 dolarla en fakir ülkesi durumundadır. 2017 yılında Türkiye’den 343 milyon dolarlık mal almış, bunun karşılığında 143 milyon dolarlık mal satmıştır. Yıllık ticaret hacmi 500 milyon civarındadır.

Kırgızistan bölgedeki tüm ulaşım jeopolitiğinin merkezindedir. Türkiye ve Rusya Federasyonu’nun tamamlayıcı iş birliğinin kurgulandığı bir alan olabilir. Kırgızistan’ın Moskova açısından önemi, en başta Kırgızis­tan’ın jeopolitik konumudur. Çünkü Kırgı­zistan, Özbekistan’ı ve güney Kazakistan’ı etkileyebilecek su kaynaklarına sahiptir. Çin ile Orta Asya ülkelerini birbirine bağlamak­tadır. Afganistan’ın kuzeyinde yer almakta­dır. ABD ve Rus askerî üsleri bulunmaktadır. Moskova ile Bişkek arasında askerî, ekono­mik ve enerji alanlarında üç önemli anlaşma imzalandı. Moskova, Kırgızistan’ın 500 mil­yon dolar borcunu sildi. Kırgızistan’daki Rusya’ya ait Kant askerî üssünün süresi 15 yıl daha uzatıldı. Ayrıca ülkenin güneyindeki Oş vilayetinde bir as­kerî üs daha açması kesinleşti. Rusya, Orta Asya’da Kazakistan’dan sonra Kırgızistan’ı da Gümrük Birliği’ne dahil etmiştir. Kırgızis­tan’ın yüz ölçümü küçüktür. Nüfusu azdır. Sanayisi yoktur. Dağlık bir ülkedir. Ancak yetişmiş insan gücünü organize etmeyi bi­lir. Daha önemlisi, yüzyıllardır diplomasiyi ve stratejiyi en iyi kullanan halklardan biri­dir. Bu sayede Kırgızistan Orta Asya’da çok partili parlamenter demokrasiyi başarıyla gerçekleştirebilmiştir. Ayrıca Kırgız diploma­sisi farklı ajandaları bulunan ve farklı kutup başları olan Rusya Federasyonu, Kazakistan, Çin, ABD, AB ve Türkiye ile yakın ve den­geli ilişkiler kurmayı başarabilmektedir. Kır­gızistan’ın güvenliğinin sağlanması için ülke dış yardıma muhtaçtır. Ankara; etnik, dil, kültür ve tarih bağları bulunan Kırgızistan’ı Rusya Federasyonu, Kazakistan ve Çin kadar etkileyecek güçte değil. Ancak söz konusu bağlardan dolayı Kırgızistan’ı bağımsızlığını kazanmasından beri karşılıksız destekliyor ve hızla her alanda iki ülke arasında yakınlaşma sağlanıyor. ABD-İran ilişkileri gerginliğini artırma eğilimine girdiğinde yeni gelişen koşullara göre ağır askerî araçlarını Kırgızistan ve Tacikistan’da konuşlandıra­bilir. Tahran bu gerçeğin farkında olduğu için Kırgızistan’ın ABD’nin Bişkek yakınlarındaki Manas üssünün süresini uzatmaması ve Afga­nistan’dan çekilen askerî araçların konuşlan­masına izin verilmemesi için Bişkek’e doğru­dan ve Moskova yoluyla dolaylı baskı yapmakta. Tahran, muhtemel bir İran savaşında Kırgı­zistan’ın ABD tarafından kullanılacağını dü­şünüyor. Hem Moskova’nın hem de Tahran’ın hassasiyetlerini dikkate aldığını söylese de. Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev, ABD’nin Kırgızistan’da bulunan Manas üssünün süresini uzatmıştır.

Türkiye ile Kırgızistan arasındaki ilişkiler stratejik ortaklık seviyesindedir. İki ülke arasında başta siyasi, ekonomik/ticari, askeri, kültür/eğitim, sağlık, ulaştırma alanlarında olmak üzere çok boyutlu ilişkiler, iki yüzün üzerinde anlaşma ve protokolden müteşekkil geniş bir hukuki zemin çerçevesinde sürdürülmektedir. Çok taraflı planda, Kırgız Yönetimi, başta Türk Konseyi olmak üzere Türk dünyası içindeki oluşumlarda yer almakta ve destek vermektedir. Bu çerçevede Kırgızistan, Türk Konseyi V. Zirvesi sırasında kurulması kararlaştırılan Türk Dünyası Spor ve Göçebe Kültür Merkezi’ne de ev sahipliği yapmıştır. Türkiye, Orta Asya coğrafyasında demokratik dönüşümünü gerçekleştirmekte olan Kırgızistan’ın istikrarını ve kalkınmasını devam ettirmesine önem atfetmektedir. Bu çerçevede, siyasal ve kurumsal dönüşüm sürecinin başından bu yana Kırgızistan’a her düzeyde destek sağlamaktadır.

Yazar hakkında

Prof. Dr. Bilgehan Atsız Gökdağ

Prof.Dr. Bilgehan Atsız Gökdağ, 1963 yılında Giresun’da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini memleketinde tamamladı. 1985 yılında Atatürk Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun oldu. 1989’da Fırat Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalında Prof. Dr. Tuncer Gülensoy’un danışmanlığında hazırladığı Atebetü’l-Hakayık Grameri başlıklı yüksek lisans tezini savunarak “bilim uzmanı” unvanını aldı.

Yorum yazabilirsiniz